28 Ekim Çarşamba günü akşamı; alemlere rahmet olarak gönderilen Fahr-i Kâinât, Resûlullah Efendimiz Hz. Muhammed’in (SAV) dünyaya teşrif ettiği gece olan Mevlid Kandilini idrak edecek olmanın huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz. 
Yeryüzünde önemli gelişmelere sebep olan bu kutlu doğum; sevgili Peygamberimiz Hz Muhammed (sav)'in getirmiş olduğu ilahi mesajı anlamak, ortaya koymuş olduğu eşsiz ahlâkını özümsemek, ona duyulan sevgiyi gönüllerden sözlere ve yeni nesillere aktarmak düşüncesiyle asırlardır, aziz milletimiz ve tüm İslam âlemi tarafından Mevlid Kandili olarak kutlanmaktadır.
Peygamber Efendimiz (sav), gerek hayat tarzı, gerekse ilahi söz ve davranışıyla insanlığın yolunu aydınlatmıştır. İçinde bulunduğumuz çağda da, O'nun öğütlerine, telkinlerine her zamankinden daha çok ihtiyaç duymaktayız. Bu bakımdan Mevlit Kandili'ni, Peygamber Efendimizi ve onun bütün insanlığa vermiş olduğu mesajı layıkıyla anlamak için önemli bir vesile kabul etmeliyiz. Mevlid-i Şerif, kardeşlik, hoşgörü, tevazu, sevgi, saygı, güven, dostluk, samimiyet, sadakat, vefa, hak ve hakikat ekseninde hayatımıza yön vermek için büyük bir fırsattır. 
“İman etmeden cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmeden gerçekten iman etmiş olmazsınız” hadisinde ifade edilen sevginin bu gece ve sonrasında yolumuzu aydınlatmasını temennisiyle tüm Yayladereli hemşerilerimizin, aziz milletimizin, gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizin ve İslâm âleminin Mevlid-i Şerif'lerini tebrik ediyor; Mevlid-i Nebi'nin, bütün insan yetiştirme mekanizmalarımızı yeniden ele alarak, İslâm'ın hedeflediği insan-ı kâmiller yetişmesine vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.